neye ağladıysam onu gördüm gözyaşlarımın olduğu yerde her gün yeni bir bitiş meselesiydi ve ben sanrılardan epey hayır gördüm avuçlarımda yanan ateş bedenimi sardı gözlerim kan ağladı ama diklendim geceye çok cesurdum her defasında sonra usulca minik bir korkuya sığındım aklım başımı alamıyor maalesef hangi yolu gidersem gideyim gölgem yine geceyi takip ediyor yavaşça yaklaş yanıma neye ağlıyorsam onu göreceksin gözyaşlarımın olduğu yerde
ben hangi karakterin şafağıyım bu gerçek mi yoksa acı gerçek mi bir neden var mı soran gözlerimde sebebime vardım mı o dik yokuşlarda kaç soru daha sorabilirim ya da daha ne kadar kendime dur diyebilirim kapı aralık mıydı yoksa ben mi açtım o yalanı gördüm, o yalan da beni gördü mü neden dur demedin kendine ah be salak bu kadar mı çaresizdi ellerin acizlikten öte neyin kaldı halının altında bitiyor sorularım çünkü neye ağladıysam onu görmüştün gözyaşlarımın olduğu yerde.