Belli ki içine binlerce şeytan tapınak kurmuş yemeden içmeden kesildin, rahatça girip oturuyorlar tapınağındaki tahtına gözlerinden seziyorum. “Ruhunu kendine sakla” demiştim sen açık edip pazarda sattın, kızmıyorum, yapamazdın, biliyorum. Boşluğuna tapınak kurdular sen tapınağının şövalyesi olmana seviniyorsun bu minnetin yükünde ezileceğini bile bile. Şövalyeler çok eskidi, şeytanlar uydurma olduklarını anlayıp kaçtılar meydan sana ve bana kaldı, ruhumun merhametsiz kısmını bağışlayacağım sana tutar mı bilmiyorum, denemeli değil mi? Belki birlikte iyileşiriz bir Godot gelmeden gelmesine gerek olmadan.